1 Eylül 2015 Salı

SİNEMADA ÜÇLEMELER: 21. Fransız bilim kurgu yazarı Jules Verne'in eserlerinden oluşan "KAPTAN NEMO ÜÇLEMESİ"

Jules Gabriel Verne, Fransız bilim kurgu yazarıdır. Daha çok Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864) ve Seksen Günde Devr-i Âlem (1873) romanlarıyla tanınmaktadır. Verne, henüz hava taşıtı ve pratik denizaltılar icat edilmeden önce uzay, gökyüzü ve denizaltı hakkında yazmış, Hugo Gernsback ve H. G. Wells ile birlikte genellikle “Bilim kurgunun babası” olarak adlandırılmaktadır.
‘’Denizler altında yirmi bin fersah’’, Jules Verne’in ilk kez 1870 yılında yayınlanan bir bilim kurgu romanıdır. Roman, kurgusal kahraman Kaptan Nemo, onun denizaltısı Nautilus ve yolculardan Profesör Pierre Aronnax hakkındadır.
Kaptan Nemo (Nemo ismi Latince’de "hiç kimse" anlamına gelmektedir), Prens Dakkar olarak bilinen bir Hint Raja’sının oğlu olan gizemli bir kişiliktir. Bilimsel açıdan dahi bir kişilik sergileyen Kaptan NEMO, Nautılıus adını verdiği denizaltısında yaşamaktadır.Son derece kontrollü ve sert bir yapıya sahip Kaptan NEMO, özellikle Britanya İmparatorluğunun emparyalizmine duyduğu nefretle ve çok güçlü bir intikam isteği ile doludur.
NAUTILIUS, Kaptan NEMO gibi, Jules Verne’in Denizler Altında Yirmi Bin Fersah ve Esrarlı Ada adlı romanlarında anlatılan, hayal ürünü bir denizaltıdır. Kitap henüz modern denizaltıların olmadığı dönemde yazılmıştır. Jules Verne bu denizaltıyı Robert Fulton’un icat ettiği ve ilk kullanılabilir denizaltı olan Nautilus’dan esinlenerek isimlendirmiştir. Nautilus,  Kaptan Nemo tarafından tasarlanmış ve Nemo’nun adamları tarafından ıssız bir adada yapılmıştır. Denizaltının motorları için elektrik enerjisi kullanılır ve bunun kaynağı da sodyum-cıva pilleridir. Denizaltının ve tayfasının ihtiyaç duyduğu tüm hammadde ve gıdalar denizlerden elde edilir. Hızı saatte 50 deniz milidir. Mahmuzlu pruvası ile su seviyesinin altında kalarak gemilere saldırabilen ve hasar vererek batırabilen Nautilus’u dünya bir deniz canavarı olarak tanır. 
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah romanının sonunda, denizaltı Maelström’e kapılır ve denizin derinliklerinde kaybolur.
Esrarlı Ada romanında ise Nautilus’un Maelström’den kurtulduğu ortaya çıkar. Bu romanın sonundaysa, adanın volkanik bir patlama ile yok olmasından hemen önce yaşlılık nedeni ile ölen Kaptan Nemo içine defnedilir ve Nautilus içinde gizlendiği mağarada batar.

 DENİZİN ALTINDA 20.000 FERSAH  -  "20.000 Leagues Under the Sea" 
(1954 - ABD)  -  IMDb: 7,2 (2 Oscar + 1 ödül) 
Yönetmen: Richard Fleischer
Oyuncular: Kirk Douglas (Ned Land), James Mason (Kaptan Nemo), Peter Lorre (), Paul Lukas (Prof. Pierre Arronax), Rbert J. Wilke (Nautilus'un ikinci kaptanı), ...



ESRARLI ADA  -  "Mysterious Island"
(1961 ABD, İngiltere)  -  IMDb: 6,8
Yönetmen: Cy Endfield
Oyuncular: Herbert Lom 
(Kaptan Nemo), Michael Craig (Kaptan Cyrus Harding), Joan Greeneood (Lady Mary Fairchild), Michael Callan (Herbert Brown), ...



KAPTAN NEMO VE SUALTI ŞAHRİ  -  "Captain Nemo and the Underwater City"
(1969 - İngiltere)  -  IMDb: 5,6
Yönetmen: James Hill
Oyuncular: Robert Ryan (Kaptan Nemo), Chuck Connrs 
(Senatör Fraser), Luciana Paluzzi (Mala), ...








Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...

SİNEMADA ÜÇLEMELER: 20. Japon yönetmen Hiroshi Inagaki'nin biyografi üçlemesi "MIYAMOTO MUSASHI (SAMURAY) ÜÇLEMESİ"


SAMURAY 1: MIYAMOTO MUSASHI
(1954 - Japonya) - IMDb: 7,6 (1 ödül)
Yönetmen: Hiroshi Inagaki




 SAMURAY 2: ICHIJOJI TAPINAĞI DÜELLOSU
"Zoku Miyamoto Musashi: Ichijôji no Kettô"
(1955 - Japonya) - IMDb: 7,5
Yönetmen: Hiroshi Inagaki



SAMURAY 3: GANRYÛ ADASI DÜELLOSU
"Miyamoto Musashi Kanketsuhen: Kettô Ganryûjima"
(1956 - Japonya) - IMDb: 7,8
Yönetmen: Hiroshi Inagaki



Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...


SİNEMADA ÜÇLEMELER: 19. Türk sinemacı Metin Erksan'ın "KÖY ÜÇLEMESİ"



YILANLARIN ÖCÜ
(1962 - Türkiye) - IMDb: 7,7
Yönetmen: Metin Erksan
Oyuncular: Fikret Hakan (Kara Bayram), Nurhan Nur (Hatçe), Aliye Rona (Irazca), Erol Taş (Haceli), Ali Şen (Muhtar), ...

Açıklama: Fakir Baykurt'un aynı isimli romanından uyarlanan film gösterime girdiği 23 Nisan 1962'de Ankara'da bir sinemada, bazı gruplarca protesto edildi. Filmin gösterimine ilk olarak sadece Türkiye'de izin verildi. Prodüktör Nusret İkbal'in başvurusu sonucu 1965 yılında Sansür Kurulu'nun aldığı bir kararla Türkiye dışında da gösterimine izin verildi.
Yaşlı annesi Irazca, karısı Hatçe ve üç çocuğu ile yaşayan yoksul köylü Bayram'ın evinin önüne Köy Kurulu üyelerinden Haceli, Muhtar'ın da desteği ile ev inşa etmek ister. Evlerinin önüne ev yapılmasını istemeyen aile, muhtar ve Haceli'nin tüm oyunlarına rağmen uzlaşmaz bir mücadele verir.



SUSUZ YAZ
(1964 - Türkiye) - IMDb: 8,1 (4 ödül)
Yönetmen: Metin Erksan
Oyuncular: Fikret Hakan (Kara Bayram), Nurhan Nur (Hatçe), Aliye Rona (Irazca), Erol Taş (Haceli), Ali Şen (Muhtar), Erol Taş (Ak Ali), ...
Açıklama: Necati Cumalı'nın 1962'de yazdığı aynı adlı hikâyesinden uyarlayıp yazmıştır. Hülya Koçyiğit'in sinemadaki ilk filmi, Erol Taş'ın ise başrol oyuncusu olarak oynadığı ilk filmdir. Filmin özgün müziğini Yunanistan'ın Akademi Ödüllü bestecisi Manos Hacidakis bestelemiştir. Hacidakis, aynı yıl Amerikan yapımı Topkapı filminin müziğini de yapmıştı. Çekimleri Necati Cumalı'nın hikâyesinin geçtiği yerde, İzmir'in Bademler Köyü'nde 9 ayda gerçekleştirilen film, susuzluk ve kadınsızlık temasını işler. Necati Cumalı'nın avukatlık yaptığı yıllardaki gözlemlerine dayanan bu psikolojik-toplumsal filmde çiftçi Osman, arazisinde çıkan suyu kendi başına sahiplenmek ister, ancak suya ihtiyaçları olan diğer köylüleri karşısına alır. Bu çatışmada hapse düşen kardeşi Hasan'ın karısı Bahar'a da göz koyar. 

Türkiye'de sansür engeline takılan, bu nedenle de ilk gösterimi Haziran 1964'te Berlin Film Festivali'nde yapılan "Susuz Yaz", bu festivalin büyük ödülü olan Altın Ayı'yı kazanmış. Film, 1964'de Yabancı Dilde En İyi Film Akademi Ödülü (Oscar) adayı olmuş.





KUYU
(1968 - Türkiye) - IMDb: 7,4 (4 ödül)
Yönetmen + Senaryo: Metin Erksan
Oyuncular: Fikret Hakan (Kara Bayram), Nurhan Nur (Hatçe), Aliye Rona (Irazca), Erol Taş (Haceli), Ali Şen (Muhtar), Erol Taş (Ak Ali), ...
Açıklama: Metin Erksan’ın bir gazete haberinden yola çıkarak senaryosunu yazıp yönetmenliğini yaptığı filmin başrollerinde, Nil Göncü, Hayati Hamzaoglu ve Aliye Rona yer almakta. Osman, aynı köyden deliler gibi sevdiği Fatma’yı dağa kaldırır. Fakat bu sevda tek taraflıdır. Fatma hiçbir şekilde konuşmaz, Osman’ı istemez. Her dağa kaldırma ve jandarmaların ikiliyi bulması ise kısır bir döngüyü başlatır. Osman için Fatma artık bir saplantı haline gelmiştir. Hapisten her çıkışında soluğu O’nun yanında alır hatta tecavüz eder. Film, Erksan’ın sinemasını sürekli meşgul eden “mülkiyet” kavramını kadın-erkek ilişkisi üzerinden irdelerken, Türk sinemasında “kadın” kavramını incelemesi açısından da oldukça önemli bir yapımdır.





Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...

SİNEMADA ÜÇLEMELER: 18. Japon yönetmen Yasujirō Ozu'nun "NORIKO ÜÇLEMESİ"

Film serisi yazar ve eleștirmen Kazuo Hrotsu'nun "Baba ve Kız (Chichi to musume)" adlı eserinden Yasujirō Ozu ve O'nunla uzun zaman birlikte çalıșan senarist Kogo Noda tarafından sinemaya uyarlanmıș. Bu üç filmde, birbiriyle konu bakımndan ilișkili olmayan faklı hikayelerde "Noriko" isimli genç bir kız vardır. Filmleri birbirine bağlayan ana nokta, evlenmek ve çocuk yetiștirmeyi kadınlar için bir zorunluluk olarak gören 1950'lerde Japonyasında Noriko'nun bekar biri olarak izleyicinin karșısına çıkmasıdır.

GEÇ GELEN BAHAR  -  "Banshun"  -  "Late Spring"
(1949 - Japonya)  -  IMDb: 8,3 (5 ödül)
Yönetmen: Yasujirô Ozu
Japonya'da babasıyla yaşayan genç kız hayatından oldukça memnundur. Buna karşın çevresindeki herkes onu evlendirmek istemektedir. Babasından ayrılmak istemeyen genç kız baskılar yüzünden zor zamanlar geçirir...


ERKEN GELEN YAZ  -  "Bakushu"  -  "Early Summer"
(1951 - Japonya)  -  IMDb: 8,2 (7 ödül)
Yönetmen: Yasujirô Ozu
Tokyo'da geçen hikaye savaş sonrası bir aile hikayesidir. Noriko bağımsız bir kadın olmayı isterken hem patronu hem de ailesi Noriko'nun evlenmesi için baskı yapmaktadır. Bu iş için uygun görülen aday da patronunun 40 yaşındaki üniversite arkadaşıdır. Noriko'da bu duruma karşı çıkmaktadır. Japon toplumunda kadının belli bir yaştan sonra muhakkak evlenmesi ve çalışmayı da bırakması beklendiği göz önünde tutulursa sosyal baskı ve bireyler arasında yaşanan gerilimi başarıyla yansıtması açısından Ozu'nun en önemli filmlerinden birisidir...


TOKYO HİKAYESİ  -  "Tokyo Monogatari"  -  "Tokyo Story"
(1953 - Japonya)  -  IMDb: 8,3 (2 ödül)
Yönetmen: Yasujirô Ozu
Müthiş bir dönüşüm ve modernleşmenin pençesinde bölünmekte olan Japonya'dayız. Taşralı, emekli bir karı-koca, Tokyo'da yaşayan evlenmiş çocuklarını ziyarete giderler. Gençler giderek hızlanmakta olan şehir yaşamının meşguliyeti içerisinde, onlarla ilgilenmektense birbirlerine pas edip kurtulma hafifliğindedirler. Sadece savaşta ölmüş oğullarının dul gelini yaşlı çifte şefkat ve ilgi gösterir. Evlerine döndüklerinde kırgın ve kafaları karışıktır. Çocukların titreyip kendilerine gelmesi için dramatik bir olayın gerçekleşmesi gerekecektir.

Ülkesinin 50'li yıllarda geçirdiği kültürel dönüşümün izini sürmekten yorulmayan Japon yönetmen Yasujiro Ozu'nun hem kendi başyapıtı hem de eşsiz ritmiyle, sinema sanatının en güzel filmlerinden biri.






Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...


31 Ağustos 2015 Pazartesi

SİNEMADA ÜÇLEMELER: 17. Fransız sinemacı André Cayatte'nin "HUKUK ÜÇLEMESİ"



 HAK YERİNİ BULDU   -   "Justice Est Faite"
(1950 - Fransa) - IMDb: 6,9 (4 ödül)
Yönetmen: André Cayatte
Film, eşinin isteği üzerine ölümcül hastalığa yakalanmış kocasını öldürmekten yargılanan bir kadının hikayesini işlemektedir.



 HEPİMİZ KATİLİZ   -   "Nous Sommes Tous Des Assassins"
(1952 - Fransa, İtalya) - IMDb: 7,3 (1 ödül)
Yönetmen: André Cayatte



SİYAH DOSYA  -   "Le Dossier Noir"
(1955 - Fransa, İtalya) - IMDb: 6,6
Yönetmen: André Cayatte





Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...

SİNEMADA ÜÇLEMELER: 16. Amerikalı yönetmen John Ford'un western türündeki "SÜVARİ ÜÇLEMESİ"


KAN KALESİ   -   "Fort Apache"
(1948 - ABD) - IMDb: 7,6 (2 ödül)
Yönetmen: John Ford
Oynayanlar: John Wayne, Henry Fonda, Shirley Temple, Pedro Armendariz, ...




 SARI EŞARPLI KIZ   -   "She Wore A Yellow Ribbon"
(1949 - ABD) - IMDb: 7,4 (1 Oscar)
Yönetmen: John Ford
Oynayanlar: John Wayne, Joanne Dru, John Agar, Ben Johnson, Harry Carey Jr., ...


KAHRAMANLAR DİYARI   -   "Rio Grande"
(1950 - ABD) - IMDb: 7,3
Yönetmen: John Ford
Oynayanlar: John Wayne, Maureen O'hara, ...




Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...


SİNEMADA ÜÇLEMELER: 15. Yeni Geçekçilik akımının en önemli yönetmenlerinden İtalyan sinemacı Roberto Rossellini'nin Anti-Faşist "SAVAŞ ÜÇLEMESİ"


ROMA, AÇIK ŞEHİR   -   "Roma Città Aperta"
(1945 - İtalya) - IMDb: 8,1 (6 ödül)
Yönetmen: Roberto Rossellini
Oynayanlar: Aldo Fabrizi, Anna Magnani, ...
Senaryosunu Sergio Amidei'nin Federico Fellini ile birlikte yazdıkları filmin yapımcısı ve yönetmeni Roberto Rossellini'dir. Rossellini filmin senaryosuna da katkıda bulunmuş. Filmde iki profesyonel oyuncu, Aldo Fabrizi ve Anna Magnani dışında tamamen amatör oyuncular rol almış. Film 1946 yılında Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülü almış. 1947'de de ABD'de En iyi Senaryo Akademi Ödülü'ne aday gösterilmiş. İtalyan Yeni Gerçekçiliği film akımının ilk örneği olan film, 1944 yılında Nazi işgali altındaki başkent Roma şehrinde yaşayan bir grup insanın hikâyesi anlatır. Gestapo, Nazilere karşı yapılan direniş hareketinin lideri olan Giorgio Manfredi'nin peşine düşmüştür. Yakın arkadaşı Francesco, Francesco'nun evlenmek üzere olduğu dul kadın Pina ve Rahip Don Pietro Pellegrini birlikte Giorgio'nun bir an önce Roma'dan ayrılabilmesi için yeni bir kimlik edinmesine yardımcı olurlar.




HEMŞO   -   "Paisà"
(1946 - İtalya) - IMDb: 7,8 (8 ödül)
Yönetmen: Roberto Rossellini
Oynayanlar: Aldo Fabrizi, Anna Magnani, ...
Paisa filmini "yeni gerçekçi akım"ın başyapıtı olduğunu bilmeden izleyen birinin izlerken daha başlarda pes etmesi mümkün ... İtalya’daki Amerikan seferberliğinin görüntüleri, Hollywood tarzı müzik, askeri emirler yağdıran kötü aktörler. Roberto Rossellini’nin yalın üslubu, etkileyici büyüsünü ancak birbirinden bağımsız altı bölümden ilkinin sonlarında sergilemeye başlar; hayat hikâyesini anlatan bir askerin, bir kurşunla aniden öldürülmesinden kısa bir süre sonra, bu askerin sohbet ettiği kişinin cesedini görürüz; Almanlar tarafından öldürülmüştür ve hayatta kalan durumdan habersiz Amerikalılar tarafından “pis bir İtalyan” diye nitelendirilerek önemsenmez.
Rossellini’nin bu 1943-46 vakai-namesi her düzlemde yıkım, acımasızlık ve anlayışsızlıkla dolu. Bir Amerikalı, karşısındaki fahişenin altı ay önce âşık olduğu kadın olduğunu fark etmez; bir sokak çocuğu, sarhoş bir siyahi askerle arkadaş olur ve o uykuya dalar dalmaz ayakkabılarını çalar; filmdeki son görüntü (unutulmaz biçimde kasvetlidir) bir grup partizanın acımasızca idam edilişini gösterir.
Ressellini, birbirini takip eden bu olayların akışına uygun olarak şaşırtıcı bir eksiltili (ekliptik-kesik) anlatıma, farklı dillerdeki zıt amaçlı diyaloglara ve dehşetin katı bir duygusuzlukla sunumuna dayalı bir yapı geliştirir. Paisa, kişisel hayatın etkileyici emarelerini savaşın acı ve korku veren tarihi dramının içine yerleştirmiştir.




ALMANYA SIFIR YILI   -   "Germania Anno Zero"
(1948 - İtalya) - IMDb: 7,9 (3 ödül)
Yönetmen: Roberto Rossellini
Oynayanlar: Aldo Fabrizi, Anna Magnani, ...
İtalyanca özgün adı Germania Anno Zero olan ve Almanca çekilen filmin Almanya'daki adı ise Deutschland im Jahre Null'du. Film Türkiye'de ilk kez Mart 1966'da Türk Sinematek Derneği'nde gösterilmişti. Film, yönetmenin "Savaş Üçlemesi"nin son filmidir. Üçlemenin ilk filmi olan 1944 tarihli "Roma, Città Aperta" (Roma, Açık Şehir) İtalyan Yeni Gerçekçiliği akımını başlatan film olarak bilinir. Üçlemenin ikinci filmi olan "Paisa" (Hemşehri) ise 1946'da çekilmişti. Kendi yazdığı hikâyeden uyarladığı senaryonun da yazarı olan Rossellini'ye senaryoda yardımcı olan Sergio Amidei, üçlemenin diğer filmlerinde de vardı.
II. Dünya Savaşı sonrası Almanyası'nın acı gerçeklerini, neredeyse yeryüzünden silinmiş bir kent olan Berlin'i ve burada hayatta kalmaya çalışanların dramını 12 yaşında bir çocuğun gözünden, karamsar ve duygusuz bir nesnellikle anlatan Rossellini, diğer yeni gerçekçi filmlerde olduğu gibi çekimlerini çoğunlukla amatör oyuncularla ve bombardımanın yıkıntılarının henüz kaldırılmadığı Berlin kentinin sokaklarında, bina enkazlarının arasında ve içlerinde gerçekleştirmiştir. Bu sinema akımının karakteristiklerinden olan serbest kamera hareketleri, doğal ışıklandırma ve doğal kurgu, doğaçlama oyunculuk vb. bu siyah beyaz filmde de görülmektedir. 
Diğer filmlerde olduğu gibi Roberto Rossellini yine profesyonel olmayan oyuncularla çalışmayı tercih etmiş. Gerçekçilik duygusunu azaltmamak için İtalyan yönetmen kendisi Almanca bilmemesine rağmen filmi Alman oyuncularla ve Almanca çekmiş. Filmin daha sonra İtalyanca dublajlı baskıları da yapılmış.
Filmin çekimleri 1947 yılının yazında Berlin'de gerçek mekânlarda gerçekleştirilmiş. Almanya'nın yenik çıktığı 2. Dünya Savaşı sona ereli henüz bir yıl olmuş ve yerle bir olan III. Reich'ın başkentinin enkazı henüz kaldırılmamıştır. Rossellini, üçlemenin diğer filmlerinde olduğu gibi bu filmde de film setleri yerine gerçek mekânları kullanmış. Yönetmen içindeki 3,5 milyon insanın umutsuzca hayatta kalmaya çalıştığı harabe bir kentin portresini çizmeye çalışmış. İçinde yaşadıkları şehirleri gibi birer enkaz haline gelmiş insanlar adeta durumlarını kanıksamışlardır, sanki içgüdüleriyle hayatta kalmaya çalışır gibidirler. Filmde hiçbir dinsel seremoni gösterilmez, insanlar onca çaresizliklerine rağmen dua etmez tanrıdan yardım istemez.... Filmde yalnızca bir kez yıkık bir kilise gösterilmiştir. Tavanı yok olmuş ve içeriden gökyüzünün görüldüğü bu Gotik mimari kilisede tek başına bir din görevlisi org çalar, dışarı taşan dinsel temalı müziği sokakta sadece birkaç yaşlı insan durarak dinler.
Film belgeseli andırır bir tarzı içinde barındırsa da bu etki diğer Yeni Gerçekçi filmler kadar belirgin değildir. Sadece nesnel olmayı amaçlayan film fazlaca bir ikincil tema içermez. Ders verir tarzda önermeler de yoktur. "Yeni Gerçekçilik" akımının diğer filmlerinin aksine "Almanya Sıfır Yılı"nda duygusallığa da fazlaca yer verilmemiştir. Savaşın acımasız ve sert yüzünü gözler önüne sererken bir yandan da masumiyetin parça parça oluşunu vurgulayan bu karamsar filmin kasvetli ve yürek parçalayıcı müziğini Roberto Rossellini'ni kardeşi Renzo Rossellini bestelemiş. Sonuçta ortaya rahatsız edici, umutsuzluk aşılayan ve acıtıcı bir sinema çıkmıştır. Bir yazar bu filmi "fantezi ile gerçeğin birbirine geçtiği, Yeni Gerçekçi tarzda çekilmiş bir dehşet filmi" olarak nitelendirmişti.
Filmin hemen başındaki ibareye göre Roberto Rossellini bu filmini 1946 yazında 9 yaşındayken peritonitten ölen oğlu Romano'ya ithaf etmiştir.





Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...


SİNEMADA ÜÇLEMELER: 14. İngiliz tiyatrocu ve sinemacı Laurence Olivier'in oynayıp yönettiği "SHAKESPEARE ÜÇLEMESİ"


(1944 - İngiltere) - IMDb: 7,3 (9 ödül)
Yönetmen: Laurence Olivier 
Oynayanlar: Laurence Olivier, Renee Asherson, Robert Newton, Leslie Banks, ...
V. Henry (İngilizce özgün adı: The Life of King Henry the Fifth)William Shakespeare'in İngiltere kralı V. Henry'nin hayatına dayanarak yazdığı tarihsel bir oyundur. Agincourt Savaşı öncesi ve sonrası olayları konu alır. 1599 yılının ilk aylarında yazıldığı düşünülmektedir. Kendi başına ayrı bir oyun olmayıp (bazı Shakespeare uzmanları tarafından Henriad adı verilen) bir dörtlü oyun grubunun birinci oyunu olduğu iddia edilmektedir. Bu Henriad oyun grubunun diğerleri esere konu olan kralın hükümdarlığa geçiş tarihi itibariyle şöyle sıralanabilir: IV. Henry, Bölüm 1, IV. Henry, Bölüm 2 ve V. Henry.

(1948 - İngiltere) - IMDb: 7,9 (4 Oscar + 14 ödül)
Yönetmen: Laurence Olivier 
Oynayanlar: Laurence Olivier, Basil Sydney, Eileen Herlie, Norman Wooland, Felix Aylmer, ...



III. RICHARD
(1955 - İngiltere) - IMDb: 7,6 (9 ödül)
Yönetmen: Laurence Olivier 
Oynayanlar: Laurence OlivierCedric Hardwicke, John Gielgud, Ralph Richardson, Paul Huson, ...







Üçleme, "triloji" veya "üçlü yapıt" ...
Birbirinin devamı niteliğinde olan, birbiri ile karakterler veya konu açısından bağlantılı olan üç eserden oluşur. Genellikle edebiyat, sinema, video oyunu ve tiyatro alanlarında kullanılır.  Bu türdeki eserler bazen bir bütün, bazen de üç ayrı çalışma olarak kabul edilir.

Ben sinema tarihinde önemli yeri olan üçlemeleri öğütüyorum...